Türkiye, 1980 yılı öncesi ve sonrasında çeşitli ekonomik krizler yaşamıştır. 1990-1991 Körfez Savaşı, 1997-1998 Asya-Rusya krizi gibi küresel gelişmelerden de etkilenmiştir. Türkiye’de gerçekleşen ekonomik olaylara bakıldığında 1958 krizinden sonra 1979 krizi ve 1980 devalüasyonu, 1994 krizi ve devalüasyonu, 2000 ve 2001 Şubat krizi gibi çeşitli krizler yaşandığı söylenebilir(Şen ve diğerleri,2018:2-3). Ekonomik krizlerin çeşitli nedenleri olabilir. Bunlar genel olarak bir ülkede yaşanan savaş, deprem, salgın hastalık gibi olağanüstü durumlar ile bir takım siyasi istikrarsızlıklardır. Dünya genelinde her ülkede bu nedenler söz konusu olabildiğinden, ülkelerin yaşadığı ekonomik krizlerden çıkabilmeleri için nasıl bir yol izleneceği konusunda çeşitli akademik yazılar yazılmıştır. Ayrıca, ekonomik krizin neden olduğu unsurlar, ekonomik krizin boyutu ve ortaya çıkardığı sorunlar da çeşitli bilim insanları tarafından tartışılmıştır. Bu açıdan bakıldığında, 1929 Büyük Buhran döneminden 2008 küresel krizine ve ardından yaşanan pandeminin yol açtığı ekonomik krizi inceleyen birçok çalışma literatürde yer almıştır. Ülkeler, krizden çıkabilmek için çeşitli maliye ve para politikalarını araç olarak kullanmış ve bir takım tedbirleri yerine getirmek için uygulamalar geliştirmiştir. Türkiye de diğer ülkelerle benzer bir şekilde, ekonomik krizin türüne göre istikrarsızlığı önleyebilmek için çeşitli para ve maliye politikaları uygulayarak krizlere yönelik çözümler üretmiştir (Şen ve diğerleri,2018:2-3). Ekonomik krizlerle mücadelede maliye ve para politikalarının kullanılması büyük bir önem taşımaktadır. Ancak bu politikaların finansal sisteme katkılarının ekonomiye etkisi daha belirgin olmalıdır. Uygulanacak para ve maliye politikalarının etkin olması da dikkat edilmesi gereken hususlardan biridir. Bu çalışmanın amacı, 1980 yılından 2021 yılına kadar Türkiye’de yaşanan kriz dönemleri ve bu dönemlerde uygulanan para ve maliye politikalarını incelemektir. Çalışmanın sonucunda ise kriz dönemlerinde uygulanan maliye ve para politikalarının etkin olup olmadığı, alınan kararlar neticesinde krizlerin etkisinin azalıp azalmadığı hususu incelenecektir. Krizlerle mücadelede hangi mali araçlar nasıl kullanılmalıdır, etkinlik nasıl sağlanmalıdır gibi konulara ilişkin çözüm önerileri de ayrıca çalışmanın sonunda yer almaktadır.