- Ege University Turkey
Leyşmanyazis, Antarktika hariç tüm kıtalarda görülebilen vektör kum sinekleri (yakarca) aracılığı ilebulaşan zoonotik paraziter hastalıktır. Akdeniz Havzasındaki ülkelerde (Türkiye, Suriye, Kuzey Afrikaülkeleri, Ürdün, İtalya, İspanya, İran) sık rastlanan bir enfeksiyon hastalığıdır. Leyşmanyazis; kutanöz,mukokutanöz ve viseral leyşmanyazis (VL) şeklinde üç klinik formda karşımıza çıkabilir. VL, ülkemizdeAkdeniz ve Ege bölgelerinde endemik, diğer bölgelerde ise sporadik olarak görülmektedir. Bu rapordaİzmir’de ikamet eden VL’ye ek olarak hemofagositik lenfohistiyositoz (HLH) gelişen bir olgu sunulmuştur.Elli yaşında kadın hasta yaklaşık 3 hafta önce başlayan ve artarak devam eden ateş, terleme, halsizlik,yorgunluk şikayetleri ile hastaneye başvurmuştur. Fizik muayenesinde ateşi 38.7°C ölçülmüştür.Hastanın yapılan hemogramında hemoglobin: 8.91 g/dl (11.7-16.0), trombosit sayısı: 104 x 103/µl(150-450), lökosit sayısı: 1.35 103/µl (4.5-11) şeklinde pansitopeni saptanmıştır. Batının ultrasonografikdeğerlendirmesinde hepatosplenomegali saptanmıştır. Laboratuvar tetkiklerinde ferritin: 764.4 ng/ml(13-150) ve trigliserit düzeyi 232 mg/dl (< 150) şeklinde artmış olarak saptanmıştır. 2004 yılı HLHtanı kriterleri rehberine göre hastaya HLH tanısı konulmuştur. HLH’ye neden olabilecek sekonderhastalıklar açısından hasta araştırılmıştır. Kemik iliği aspirasyonunda hemofagositoz ve intraselülerparazitler gözlenmiştir. Yapılan leyşmanyazis indirekt floresan antikor IgG testi (IFAT) 1/1024 titredepozitif olarak saptanmıştır. Ayrıca, hastadan alınan kemik iliği aspirasyon örneğinde polimeraz zincirreaksiyonu ile leyşmanya varlığı aranmış ve etkenin Leishmania infantum olduğu tespit edilmiştir. HastaVL’ye sekonder olarak gelişen HLH olgusu olarak değerlendirilmiş ve lipozomal amfoterisin B tedavisiuygulanmıştır. Tedavinin 5. gününde hastanın ateş yüksekliği şikayeti kaybolmuş, halsizlik, yorgunluk,terleme şikayetlerinde belirgin azalma olmuştur. Tedavi sonrası 2. ay kontrolünde şikayetlerinin tamamenkaybolduğu ve pansitopenisinin düzeldiği görülmüştür. HLH ve VL erken tanınıp tedavi edilmediğinde ölümcül olabilen hastalıklardır. Sitopeni, yüksek ferritin ve trigliserit düzeyi, düşük fibrinojen düzeyi,ateş olması durumunda HLH akla gelmeli ve sekonder nedenlerin araştırılmasında paraziter etkenler deunutulmamalıdır. Bu olgu sunumu ile leyşmanyazisin çok nadir bir klinik şekli olan HLH tanısına dikkatçekilmesi amaçlanmıştır